Gelişmekte Olan Piyasa Yatırımcıları, Dolar Cinsinden Borçlarını Elden Çıkardı

ABD, normalden yüksek enerji fiyatları ve enflasyonun yanı sıra sarmal bir borç krizi ve yüksek riskli borç limiti görüşmelerinin ortasında ekonomik çalkantı korkusuyla mükemmel bir ekonomik kötü haber fırtınası olarak şekillenen bir durumla karşı karşıya. Bu arada, BRICS ülkeleri uluslararası ticaret düzenini dolardan arındırmanın bir yolunu beyin fırtınası yapıyor.

Fon akışı ve varlık tahsisi veri sağlayıcısı EPFR Global tarafından yapılan bir analiz, gelişmekte olan piyasa yatırımcılarının yavaş ama istikrarlı bir şekilde dolar cinsinden borç ve varlıklardan uzaklaştığını, bunun yerine güçlükle kazandıkları paralarını yerel para birimindeki tahvillere yatırmayı tercih ettiklerini ortaya koydu.

Şirketin rakamlarına göre , yatırımcılar 2023 yılının Ocak ve Nisan ayları arasında ağırlıklı olarak dolar cinsinden varlıklardan net 2,65 milyar dolar çıkardı, ancak yerel para cinsinden tahvil fonlarına net 5,23 milyar dolar ekledi.

Piyasa analistleri, geçişi cazip getirilere ve yerel tahvil piyasalarında düşen enflasyona ve faiz oranıyla ilgili oynaklığı çevreleyen belirsizliğin ortasında giderek daha çekici olmayan dolara bağlıyor. İkincisi, ABD Hazine tahvillerinin yatırımcılar için cazibesine büyük bir darbe indirdi ve Mart ayında Silicon Valley Bank'ın çökmesine ve yatırımcılar arasında paniğe yol açtı.

Fidelity International gelişmekte olan piyasalar borç portföyü yöneticisi Paul Greer, dolar cinsinden borç ve varlıklara olan talebin zayıflama eğiliminin yılın geri kalanında da devam etmesini bekliyor. ABP Invest baş yatırım yetkilisi Thanos Papasavvas, “son birkaç çeyrekte gelişen piyasa yerel ve sabit para birimi tahvilleri [tipik olarak dolar ve diğer büyük Batı para birimleri, ed.] arasında açık bir farklılık olduğunu ve yerel para birimi borcunun temelde daha çekici göründüğünü söyledi. ve değerleme esası.”

Ticarette dünyanın fiili rezerv para birimi statüsünü korumaya devam eden dolardan temkinli bir uzaklaşma eğilimi, ABD'nin Beyaz Saray ile arasındaki çekişmelerin ortasında 31,8 trilyon dolarlık devasa borcunu ödememe riskinin arttığı bir dönemde ortaya çıkıyor .